Accompanying embolectomy and closed fasciotomy in the same session for the delayed arterial thromboembolic occlusions in lower extremity
1Department of Cardiovascular Surgery GATA Military Medical Hospital, Ankara, Turkey
2Gülhane Askeri Tıp Fakültesi, Kalp Damar Cerrahisi Bölümü, Ankara, Türkiye
3Department of Cardiology Gülhane Military Medical School, Ankara, Turkey
Anatol J Cardiol 2009; 9(5): 407-410 PubMed ID: 19819793
Full Text PDF

Abstract

Objective: We aimed to compare the postoperative complications in patient with acute lower extremity arterial occlusion who admitted in the late period in whom accompanying embolectomy and fasciotomy in the same session and fasciotomy following embolectomy were applied, because of development of compartment syndrome. Methods: A total of 36 patients (13 female, 23 male) with acute lower extremity arterial occlusion, who admitted to our clinic at least 12 hours after onset of symptoms were enrolled to the study and investigated retrospectively. While embolectomy was performed in all cases, the cases in which mini fasciotomy was performed after development of compartment syndrome constitute the group 1 (n=21) and the ones in whom accompanying embolectomy and closed mini fasciotomy in the same session constitute the group 2 (n=15), groups were formed randomly. Groups were compared in regard of extremity amputation, renal failure, hypoesthesia in lower extremity, paresthesia in fingers in their clinical course. In statistical analysis t test, Chi-square test and Mann Whitney U test were used for comparison of groups, and a p<0.05 was considered as significant. Results: While cardiac originating embolus was the most frequent etiologic factor, femoropopliteal artery was the most frequent involved area in both groups. Morbidity rates were 66.6% in group 1 and 13.3% in group 2 (p<0.002). Amputation below the knee was performed in two patients in group 1. Conclusion: In order to reduce the unfavorable effects of reperfusion injury, accompanying fasciotomy and embolectomy in the same session, may have an important role in decreasing the postoperative mortality rate in patients who admitted in the late stage of lower extremity acute arterial occlusions


Alt ekstremite gecikmiş tromboembolik arteriyel tıkanmalarda aynı seansta embolektomi ve kapalı fasiyotomi beraberliği
1Department of Cardiovascular Surgery GATA Military Medical Hospital, Ankara, Turkey
2Gülhane Askeri Tıp Fakültesi, Kalp Damar Cerrahisi Bölümü, Ankara, Türkiye
3Department of Cardiology Gülhane Military Medical School, Ankara, Turkey
The Anatolian Journal of Cardiology 2009; 9(5): 407-410 PMID: 19819793

Amaç: Alt ekstremite tromboembolik arteriyel tıkanma tanısı ile geç dönemde başvuran, embolektomi ile aynı seansta henüz kompartman sendromu gelişmeden fasiyotomi yapılan hasta grubu ile embolektomi sonrası kompartman sendromu gelişmesi sonrasında fasiyotomi yapılan hasta grubundaki postoperatif komplikasyonları karşılaştırmayı amaçladık. Yöntemler: Semptomların başlamasıyla hastaneye başvurma zamanı arasındaki süre 12 saatten uzun olan alt ekstremite akut tromboembolik arteriyel tıkanma tanısıyla kliniğimize başvuran ardışık 36 hasta (13 kadın, 23 erkek) çalışmaya dahil edildi ve retrospektif olarak incelendi. Tüm olgulara embolektomi yapıldı. Embolektomi yapıldıktan sonraki süreçte kompartman sendromu gelişmesi nedeniyle kapalı mini fasiyotomi yapılan hastalar grup 1’i (n=21), kompartman sendromu gelişmeden embolektomi ile aynı seansta kapalı mini fasiyotomi yapılan hastalar grup 2’yi (n=15) oluşturdu, gruplar rastgele oluşturuldu. Gruplar, klinik takiplerinde gelişen amputasyon, renal yetmezlik, alt ekstremitede hipoestezi, parmak uçlarında parezi gibi morbid faktörler yönünden karşılaştırıldı. İstatistiksel analizde gruplar arası karşılaştırmalarda t testi, Ki-kare testi ve Mann-Whitney U testi kullanıldı, istatistiksel önemlilik için p<0.05 şartı arandı. Bulgular: Her iki grupta da en sık saptanan tıkanıklık nedeni kardiyak kökenli emboli iken, en sık tromboemboli lokalizasyonu femoropopliteal bölge olarak belirlendi. Grup 1’de postoperatif komplikasyon gelişen hasta sayısı 14 (%66.6) iken, grup 2’de 2 (%13.3) olarak bulundu (p<0.002). Grup 1’deki iki olguya diz altı seviyeden amputasyon uygulandı. Sonuç: Akut arteriyel tıkanma sonrası geç dönemde başvuran hastalarda, reperfüzyon hasarının olumsuz etkilerini azaltmak amacıyla embolektomi ile aynı seansta fasiyotomi yapılmasının postoperatif morbiditeyi azaltmadaki rolü önemli olabilir.