2Department of Public Health, Cerrahpaşa Medical Faculty, İstanbul University, İstanbul,
3Department of Biology, Yıldız Technical University, İstanbul,
4Turkish Society of Cardiology, İstanbul, Turkey
5University College London, Center for Cardiovascular Genetics, London, UK
Abstract
Objective: In this study, our aim was to investigate the association of cholesterol ester transfer protein (CETP) TaqIB polymorphism with the likelihood of metabolic syndrome (MetS).
Methods: Study was designed as a cross-sectional analysis of the Turkish Adult Risk Factor follow-up study. Randomly selected sample of 1585 persons were included in the analyses. Genomic DNAs were isolated and the genotyping was performed using TaqMan system. ANOVA, Chi-square, univariate analyses and logistic regression models were used to investigate the association of genotypes with clinical and biochemical measurements.
Results: The frequencies of the B1B1, B1B2 and the B2B2 genotypes were 33.3%, 46.4% and 20.3%, respectively. The B2B2 genotype was associated with elevated high-density lipoprotein -cholesterol (HDL-C) levels (p<0.0001). After adjusting for sex and age B2B2 individuals had 15.9% higher HDL-C levels than B1B1 individuals. Furthermore, the likelihood of dyslipidemia was lower in the presence of the B2B2 genotype (30.9% non-dyslipidemic vs. 69.1% dyslipidemic, p=0.001) when compared to the other genotypes. Moreover, in a logistic regression model comprising age and environmental factors, B1 allele carriers showed higher odds ratios of 1.49 (OR=1.49, 95% CI; 1.03-2.14, p=0.032) for MetS only in females.
Conclusions: These results suggest that B1 allele is associated with MetS in adult females. However, TaqIB polymorphism appears not associated with the components of MetS other than atherogenic dyslipidemia in adult Turkish population.
2Department of Public Health, Cerrahpaşa Medical Faculty, İstanbul University, İstanbul,
3Department of Biology, Yıldız Technical University, İstanbul,
4Turkish Society of Cardiology, İstanbul, Turkey
5University College London, Center for Cardiovascular Genetics, London, UK
Amaç: Bu çalışmada, kolesteril ester transfer proteini (CETP) TaqIB polimorfizmi ile metabolik sendrom (MetS) gözlenme riski arasındaki ilişkinin araştırılması amaçlanmıştır.
Yöntemler: TEKHARF takip çalışması dahilinde kesitsel olarak dizayn edilen bu çalışmada, rastgele seçilen 1585 kişinin genomik DNA’sı ayrıştırıldı ve TaqMan sistemi kullanılarak genotipleme yapıldı. ANOVA, Ki-kare, tek-yönlü analiz ve lojistik regresyon modelleri kullanılarak genotiplerin klinik ve biyokimyasal ölçütler ile ilişkisi incelendi.
Bulgular: B1B1, B1B2 ve B2B2 genotiplerinin frekansları sırası ile %33.3, %46.4 ve %20.3 olarak tespit edildi. B2B2 genotipinin yüksek HDL-K (yüksek dansiteli lipoprotein-kolesterol) seviyeleri ile ilişkili olduğu gözlendi (p<0.0001). Çalışma grubu, cinsiyet ve yaş için ayarlandıktan sonra, B2B2 genotipindeki bireylerin, HDL-K seviyelerinin B1B1 genotipindeki bireylere göre, %15.9 daha yüksek olduğu tespit edildi. Ayrıca, diğer genotiplerle karşılaştırıldığında, B2B2 genotipi varlığında dislipidemi gözlenme riskinin, daha düşük olduğu belirlendi (%30.9 nondislipidemik ve %69.1 dislipidemik, p=0.001). Yaş, çevresel faktörler ve genotiplerin dahil edildiği bir lojistik regresyon modelinde, B1 allel taşıyıcısı kadınlarda, MetS için 1.49 kat (OR=1.49, %95 GA; 1.03-2.14, p=0.032) daha yüksek oranda risk olduğu tespit edildi.
Sonuç: Bu sonuçlar B1 allelinin kadınlarda MetS ile ilişkili olduğunu göstermektedir. Ancak, yetişkin Türk toplumunda TaqIB polimorfizminin aterojenik dislipidemi haricinde MetS’un diğer bileşenleri ile ilişkili olmadığı gözlenmiştir.