2Department of Pathology, University of Medical Sciences, Tehran Heart Center; Tehran-Iran
3Department of Research Department, University of Medical Sciences, Tehran Heart Center; Tehran-Iran
Abstract
Objective: In this case-match study, we evaluated the impact of the CYP2C19*2 polymorphism in the occurrence of in-stent restenosis during a 1-year follow-up period despite adequate dual anti-platelet therapy in Iranian patients having undergone percutaneous coronary intervention (PCI).
Methods: This study, conducted at a tertiary referral heart center in Tehran, recruited 100 patients: 50 patients had in-stent restenosis after PCI during a 1-year follow-up and were compared to another 50 patients without in-stent restenosis who were individually matched according to sex. In order to evaluate the impact of the CYP2C19*2 polymorphism, case frequency matching was performed with respect to variables previously shown to be predictors of in-stent restenosis. The CYP2C19*2 polymorphism evaluated using real-time PCR methods.
Results: Among all 100 patients (mean age=60.09±10.29: 72.0% male), 89 (89%) patients had wild (CYP2C19*1/CYP2C19*1) and 11% had a heterozygous (CYP2C19*1/CYP2C19*2) genotypes, and there was no patient with a completely mutant genotype (CYP2C19*2/CYP2C19*2). Conditional logistic regression analysis showed that there was no significant association between genotype CYP2C19*1/CYP2C19*2 and the occurrence of in-stent restenosis after PCI (OR=2.5, p value=0.273).
Conclusion: Our findings indicated that carrying a CYP2C19*2 allele with a functional CYP2C19*1 allele had no significant association with in-stent restenosis 1 year after PCI. The antiplatelet treatment strategy for non-functional allele carriers is still a matter of controversy. Further studies with larger sample sizes are necessary to determine the prevalence of non-functional alleles in various populations and to achieve a consensus about the effective treatment strategy.
2Department of Pathology, University of Medical Sciences, Tehran Heart Center; Tehran-Iran
3Department of Research Department, University of Medical Sciences, Tehran Heart Center; Tehran-Iran
Amaç: Bu olgu-karşılaştırma çalışmasında; perkütan koroner girişim (PKG) yapılan İranlı hastalarda, yeterli ikili anti-platelet tedaviye rağmen, bir yıllık işlem süresinde CYP2C19* 2 polimorfizminin in-stent restenoz oluşumuna etkisi değerlendirildi.
Yöntemler: Üçüncü basamak bir İran\Tahran Kalp Merkezi'nde yürütülen bu çalışmada, alınan 100 hastanın bir yıllık takip sürecinde: PKG'dan sonra sonra in-stent restenozu olan 50 hasta cinsiyete göre bireysel olarak eşleştirilmiş; in-stent restenozu olmayan başka 50 hastayla karşılaştırıldı. CYP2C19* 2 polimorfizminin etkilerini değerlendirmek amacıyla, olgu-sıklık eşleşmesi önceden in-stent restenozun belirleyicisi olduğu gösterilen değişkenlere göre yapıldı. CYP2C19* 2 polimorfizmi, gerçek-zamanlı PCR yöntemleri kullanılarak değerlendirildi.
Bulgular: Her 100 hastadan (yaş ortalaması=60,09±10,29: %72,0'si erkek), 89 (%89) hastada yabani (CYP2C19'u* 1/CYP2C19* 1) ve %11 heterozigot (CYP2C19* 1/CYP2C19* 2) genotipleri vardı ve tamamı mutant genotipli hiçbir hasta yoktu (CYP2C19* 2/CYP2C19* 2). Koşullu lojistik regresyon analizi, genotip* CYP2C19*1/CYP2C19* 2 PKG sonrası in-stent restenoz oluşumu ile arasında anlamlı bir ilişki olmadığını (OR=2,5, p=0,273) göstermiştir.
Sonuç: Bulgularımız fonksiyonel CYP2C19* 1 allel ile bir CYP2C19* 2 alleli taşımanın PKG'den, bir yıl sonra in-stent restenoz ile anlamlı bir ilişkisi olmadığını gösterdi. Fonksiyonel olmayan alel taşıyıcıları için antiplatelet tedavi stratejisi, hala tartışmalı bir konudur. Etkin tedavi stratejileri konusunda anlaşma sağlamak ve çeşitli toplumlarda non-fonksiyonel allellerin prevalarını saptamak için daha büyük örneklemli ileri çalışmalar gereklidir.