Abstract
Original Article Assessment of atrial conduction times in patients with mild diastolic dysfunction and normal atrial size Ali Hosseinsabet 1 1 Department of Cardiology, Tehran Heart Center, Tehran University of Medical Sciences; Tehran-Iran Anatol J Cardiol 2015; 15: 925-931 DOI: 10.5152/akd.2014.5816 This article was viewed 0 times, downloaded 20 times Key Words: atrial electromechanical delay, atrial conduction time, diastolic dysfunction, tissue Doppler echocardiography Full Text (PDF) Related Articles Send a comment Share Abstract Objective: Abnormalities in atrial electromechanical delays (EMDs) are considered independent predictors of atrial fibrillation and can reflect atrial remodeling. The main purpose in this study was to compare inter-left and right intra-atrial EMDs of patients with mild left ventricular (LV) diastolic dysfunction, without left atrial (LA) structural remodeling in the absence of high filling pressure, with healthy individuals. Methods: In this prospective study, a total of 41 consecutive outpatients who were referred to our echocardiography laboratory with mild diastolic dysfunction (age: 60.9±9.6 years) and 45 healthy control subjects who were referred from an outpatient clinic for check-up (age: 32.2±10.3 years) with normal diastolic function were enrolled into this study. All subjects had normal LA volume and normal right atrial area and did not have high filling pressure. Diastolic dysfunction were determined per American Society of Echocardiography recommendations; so, the following indices were measured: peak early (E) and atrial (A) flow velocities (cm/s), E/A ratio, and deceleration time (DT) (ms) of mitral inflow, systolic (S) and diastolic (D) pulmonary vein wave velocities (cm/s) by pulse wave Doppler, and e’ in septal and lateral mitral annulus by pulse wave tissue Doppler. Time interval from the onset of P wave on the ECG to the beginning of the late diastolic wave (Am wave) on tissue Doppler trace, which is named PA, was obtained from the lateral and septal mitral annulus and right ventricular (RV) tricuspid annulus as atrial conduction times (ACTs) and were named lateral PA, septal PA, and RV PA, respectively. The difference between lateral PA and septal, PA septal and RV PA was defined as left and right intra-atrial EMD, respectively. The difference between lateral PA and RV PA was defined as inter-atrial EMD. Data analysis was done by independent student’s t-test, Mann-Whitney U test, χ2 test, Spearman rank order, Pearson’s correlation coefficient, and multivariate regression analysis in the appropriate site. Results: A, DT, S/D ratio, and E/e’ (average) were significantly lower in the control group, and E, D, E/A ratio, e’ septal, and e’ lateral wall were significantly lower in the patient group. Atrial conduction times were longer in the patient group, but in the multivariate analysis, there was no correlation between ACTs and diastolic dysfunction. There was no significant difference in left intra-atrial EMD (14.2±9.7 ms vs. 16.4±11.4 ms; p=0.336), right intra-atrial EMD (12.8±12.2 ms vs. 15.4±12.1 ms; p=0.321), and inter-atrial EMD (26.9±13.7 ms vs. 31.7±13.7 ms; p=0.108) between the two groups. Multivariate analysis showed no correlation between inter- and intra-atrial EMDs and diastolic dysfunction. Conclusion: There was no significant difference in ACTs and inter-atrial and left and right intra-atrial EMD in patients with mild LV diastolic dysfunction and normal LA volume in the absence high filling pressure compared with normal subjects. Turkish Başlık: Hafif diyastolik disfonksiyonu ve normal atrium büyüklüğü olan hastalarda atriyal ileti süresinin değerlendirilmesi Anahtar Kelimeler: atriyal elektromekanik gecikme, atriyal ileti süresi, diyastolik disfonksiyon, doku Doppler ekokardiyografi Amaç: Atriyal elektromekanik gecikme (EMD) anormallikleri atriyal fibrilasyonun bağımsız prediktörleri olarak kabul edilir ve atriyal yeniden biçimlenmeyi yansıtabilir. Bu çalışmanın başlıca amacı, yüksek dolum basıncının yokluğunda sol atrium (LA) yapısal yeniden biçimlenmesi olmaksızın hafif sol ventrikül (LV) diyastolik disfonksiyonu olan hastaların sol ve sağ atrium arası (inter) ve atrium içi (intra) EMD’lerini sağlıklı bireyler ile karşılaştırmaktır. Yöntemler: Bu prospektif çalışmada hafif diyastolik disfonksiyon ile ekokardiyografi laboratuvarımıza sevk edilen 41 ardışık poliklinik hastası (yaş: 60,9±9,6 yıl) ve check up için poliklinikten gönderilen normal diyastolik fonksiyonu olan 45 sağlıklı kontrol grubu (yaş: 32,2±10,3 yıl) çalışmaya dahil edildi. Tüm kişiler, normal LA hacmi, normal sağ atriyum alanı ve yüksek olmayan dolum basıncına sahipti. Diyastolik disfonksiyon Amerikan Ekokardiyografi derneğinin önerisine göre belirlendi ve aşağıdaki indeksler ölçüldü: nabız dalga Doppler ile pik erken (E) ve atriyal (A) akım hızları (cm/s), E/A oranı ve mitral akışın deselerasyon zamanı (DT) (ms), ayrıca sistolik (S) ve diyastolik (D) pulmoner ven dalga hızları (cm/s) ve nabız dalga doku Doppler ile septal ve lateral mitral anulusta e'. EKG'de P dalgasının başlangıcından doku Doppler trasesinde geç diyastolik dalganın (Am dalgası) başlangıcına kadar geçen zaman aralığı, ki PA olarak adlandırılır, lateral ve septal mitral anulustan ve sağ ventrikül (RV) triküspid anulustan, atrial ileti süreleri (ACT’ler) olarak elde edildi, böylece sırasıyla lateral PA, septal PA ve RV PA olarak adlandırıldı. Lateral PA ve septal PA, septal PA ve RV PA arasındaki fark sırasıyla sol ve sağ intra-atriyal EMD olarak adlandırıldı. Lateral PA ve RV PA arasındaki fark inter-atriyal EMD olarak tanımlandı. Veri analizi yerine göre bağımsız Student t-testi, Mann-Withney U, χ2 testi, Spearman rank order, Pearson korelasyon katsayısı ve multivaryant regresyon analizi ile yapıldı. Bulgular: A, DT, S/D oranı ve E/e’ (ortalama) kontrol grubunda anlamlı olarak daha düşüktü ve E, D, E/A oranı, e’ septal ve e’ lateral duvar hasta grubunda anlamlı olarak düşüktü. Atriyal ileti süreleri hasta grubunda daha uzundu ancak multivaryant analizde ACT’ler ve diyastolik disfonksiyon arasında korelasyon yoktu. İki grup arasında sol intra-atriyal EMD (14,2±9,7 msn’ye karşılık 16,4±11,4 msn, p=0,336), sağ intra-atriyal EMD (12,8±12,2 msn’ye karşılık 15,4±12,1 msn, p=0,321) ve inter-atriyal EMD (26,9±13,7 msn’ye karşılık 31,7±13,7 msn, p=0,108) açısından anlamlı bir fark yoktu. Multivaryant analiz inter-atriyal ve intra-atriyal EMD’ler ve diyastolik disfonksiyon arasında korelasyon olmadığını gösterdi. Sonuç: Yüksek dolum basıncı yokluğunda normal LA hacmi, hafif LV diyastolik disfonksiyonu olan hastalarda normal kişilere kıyasla ACT’lerde, inter-atrial ve sol ve sağ intra-atriyal EMD’lerde anlamlı bir fark yoktu.
Amaç: Atriyal elektromekanik gecikme (EMD) anormallikleri atriyal fibrilasyonun bağımsız prediktörleri olarak kabul edilir ve atriyal yeniden biçimlenmeyi yansıtabilir. Bu çalışmanın başlıca amacı, yüksek dolum basıncının yokluğunda sol atrium (LA) yapısal yeniden biçimlenmesi olmaksızın hafif sol ventrikül (LV) diyastolik disfonksiyonu olan hastaların sol ve sağ atrium arası (inter) ve atrium içi (intra) EMD’lerini sağlıklı bireyler ile karşılaştırmaktır. Yöntemler: Bu prospektif çalışmada hafif diyastolik disfonksiyon ile ekokardiyografi laboratuvarımıza sevk edilen 41 ardışık poliklinik hastası (yaş: 60,9±9,6 yıl) ve check up için poliklinikten gönderilen normal diyastolik fonksiyonu olan 45 sağlıklı kontrol grubu (yaş: 32,2±10,3 yıl) çalışmaya dahil edildi. Tüm kişiler, normal LA hacmi, normal sağ atriyum alanı ve yüksek olmayan dolum basıncına sahipti. Diyastolik disfonksiyon Amerikan Ekokardiyografi derneğinin önerisine göre belirlendi ve aşağıdaki indeksler ölçüldü: nabız dalga Doppler ile pik erken (E) ve atriyal (A) akım hızları (cm/s), E/A oranı ve mitral akışın deselerasyon zamanı (DT) (ms), ayrıca sistolik (S) ve diyastolik (D) pulmoner ven dalga hızları (cm/s) ve nabız dalga doku Doppler ile septal ve lateral mitral anulusta e'. EKG'de P dalgasının başlangıcından doku Doppler trasesinde geç diyastolik dalganın (Am dalgası) başlangıcına kadar geçen zaman aralığı, ki PA olarak adlandırılır, lateral ve septal mitral anulustan ve sağ ventrikül (RV) triküspid anulustan, atrial ileti süreleri (ACT’ler) olarak elde edildi, böylece sırasıyla lateral PA, septal PA ve RV PA olarak adlandırıldı. Lateral PA ve septal PA, septal PA ve RV PA arasındaki fark sırasıyla sol ve sağ intra-atriyal EMD olarak adlandırıldı. Lateral PA ve RV PA arasındaki fark inter-atriyal EMD olarak tanımlandı. Veri analizi yerine göre bağımsız Student t-testi, Mann-Withney U, χ2 testi, Spearman rank order, Pearson korelasyon katsayısı ve multivaryant regresyon analizi ile yapıldı. Bulgular: A, DT, S/D oranı ve E/e’ (ortalama) kontrol grubunda anlamlı olarak daha düşüktü ve E, D, E/A oranı, e’ septal ve e’ lateral duvar hasta grubunda anlamlı olarak düşüktü. Atriyal ileti süreleri hasta grubunda daha uzundu ancak multivaryant analizde ACT’ler ve diyastolik disfonksiyon arasında korelasyon yoktu. İki grup arasında sol intra-atriyal EMD (14,2±9,7 msn’ye karşılık 16,4±11,4 msn, p=0,336), sağ intra-atriyal EMD (12,8±12,2 msn’ye karşılık 15,4±12,1 msn, p=0,321) ve inter-atriyal EMD (26,9±13,7 msn’ye karşılık 31,7±13,7 msn, p=0,108) açısından anlamlı bir fark yoktu. Multivaryant analiz inter-atriyal ve intra-atriyal EMD’ler ve diyastolik disfonksiyon arasında korelasyon olmadığını gösterdi. Sonuç: Yüksek dolum basıncı yokluğunda normal LA hacmi, hafif LV diyastolik disfonksiyonu olan hastalarda normal kişilere kıyasla ACT’lerde, inter-atrial ve sol ve sağ intra-atriyal EMD’lerde anlamlı bir fark yoktu.