Amount of ST wave resolution in patients with and without spontaneous coronary reperfusion in the infarct -related artery after primary PCI: an observational study
1Department of Cardiology, Faculty of Düzce Medicine, Düzce University, Düzce-Turkey
Anatol J Cardiol 2012; 1(12): 30-34 PubMed ID: 22214740 DOI: 10.5152/akd.2012.006
Full Text PDF

Abstract

Objective: In patients with ST-elevation myocardial infarction (STEMI) undergoing primary percutaneous coronary intervention (PCI), a patent infarct-related artery (IRA) on initial angiography was associated with better angiographic results and improved prognosis compared with patients without spontaneous reflow. The role of systematic emergency PCI in patients with spontaneous reperfusion during myocardial infarc- tion is debated. We compared the amount of ST wave resolution (STR) in patients with and without spontaneous coronary reperfusion (SCR) in the infarct related artery. Materials and Methods: This study was designed as an observational cohort study. One hundred sixty-one consecutive patients (121 males, 40 females, with a mean age of 56±10 years) who had STEMI and treated with primary PCI without previous thrombolytic therapy were included in the study. All patients were treated with primary PCI within 12 hours from the onset of the symptoms and had stent implantation in the culprit lesion. ST wave resolution was measured as percent resolution of ST segment elevation from electrocardiogram (ECG), before and after PCI, classified as complete (>70%), partial (30% to 70%), or absent (<30%). SCR was defined as a TIMI grade III flow in the IRA on baseline coronary angiogram. The amount of ST wave resolution (STR) in patients with and without SCR in the IRA was compared. We used Chi-square test, Student’s t-test and the Mann-Whitney U test for statistical analysis. Results: At the baseline coronary angiography 40 (25%) patients had SCR and 121 patients (75%) had TIMI flow grade 0, 1 or 2 (non-SCR group). ST segment resolution amount was significantly higher in patients without SCR (53±17 versus 13±23 mm; p<0.001). In fact; in five patients whom had patent infarct related artery in initial angiography, ST segment elevation increased according to pre-PCI ECG. Conclusion: Mean ST wave resolution was lower in patients with spontaneous coronary reperfusion who were treated with primary PCI com- pared to their counterparts who did not have spontaneous coronary reperfusion on initial coronary angiography.


Primer PKG’den sonra enfarkt ilişkili arterde spontan reperfüzyon saptanan ve saptanmayan hastalarda ST segment rezolüsyon miktarı: Gözlemsel bir çalışma
1Department of Cardiology, Faculty of Düzce Medicine, Düzce University, Düzce-Turkey
The Anatolian Journal of Cardiology 2012; 1(12): 30-34 DOI: 10.5152/akd.2012.006 PMID: 22214740

Amaç: Acil perkütan koroner girişim (PKG) yapılan ST elevasyonlu miyokart enfarktüslü hastalarda (STEMI), ilk anjiyografide, enfarkt ilişkili arterde (İİA) saptanan spontan koroner açıklık (SKA), spontan reperfüzyonun olmadığı hastalarla kıyaslandığında daha iyi anjiyografik sonuç ve prognozla ilişkilidir. Spontan reperfüze olan MI hastalarında sistematik acil PCI’nin rolü tartışılmalıdır. Enfarkt ilişkili arterde spontan reperfüzyon gerçekleşen ve gerçekleşmeyen hastalarda ST rezolüsyon (STR) miktarını karşılaştırdık. Yöntemler: Bu çalışma gözlemsel kohort çalışması olarak dizayn edildi. Çalışmaya ST elevasyonlu MI geçirmiş ve trombolitik tedavi uygulanma- yıp primer PCI yapılan ortalama yaşı 56±10 yıl olan 161 hasta dahil edildi. Tüm hastalar semptom başlangıcından 12 saat içinde primer PKG’e alındı ve sorumlu lezyona stent implantasyonu yapıldı. ST rezolüsyonu, PKG öncesi ve sonrası elektrokardiyogramlarda (EKG) ST segment ele- vasyonunun yüzdesel gerilemesi olarak hesaplandı. >%70 tam rezolüsyon, %30 -%70 arası parsiyel rezolüsyon olarak adlandırıldı. <%30 rezolüs- yon olarak kabul edilmedi. Spontan koroner reperfüzyon, yapılan ilk anjiyoda enfarkt ilişkili arterde TIMI-III akım saptanması olarak kabul edildi. Enfarkt ilişkili arterde spontan reperfüzyon olan ve olmayan hastalarda ST segment rezolüsyon miktarı karşılaştırıldı. İstatistiksel analizler için Ki-kare testi, Student’s t-testi, Mann-Whitney U testleri kullanıldı. Bulgular: Yapılan bazal anjiyoda 40 hastada (%25) spontan reperfüzyon, 121 hastada (%75) TIMI 0, 1 veya 2 akım saptandı (SKA olmayan grup). Spontan reperfüzyon olmayan hastalarda ST rezolüsyonu anlamlı olarak yüksek saptandı (53±17 ye karşı 13±23 mm; p<0.001). Hatta, yapılan ilk anjiyografisinde enfarkt ilişkili arteri açık saptanan beş hastada yapılan girişim sonucu PKG öncesi EKG'ye göre ST elevasyonunda artış saptandı. Sonuç: Ortalama ST segment rezolüsyonu, başlangıç koroner anjiyografide spontan koroner reperfüzyon saptanıp primer PKG uygulanan has- talarda, spontan koroner reperfüzyon saptanmayan hastalara göre daha düşük olarak saptandı.